Değerli Szutest Paydaşları,
Bu sayımızda, iş yaşamımızda önemli yeri olan İMAJ hakkında sizi bilgilendirmek istiyorum. Araştırdığımda imajın birbirine benzer tanımları olduğunu gördüm. “İmaj günlük hayatımızın her alanında farkında olarak ya da olmadan kullandığımız, kişileri, şirketleri, şehirleri, ülkeleri ve objeleri olumlu ya da olumsuz olarak anlatan bir olgu, anlamlar bütünü” en beğendiğim tanım oldu. Birçok imaj türü var. Yazımda kişisel ve şirket imajı üzerinde durmak istiyorum.
Kişisel imaj, kariyer geliştirme sürecinin önemli bir parçası. Kim olduğumuz, ne yaptığımız, yapılan işte ne kadar başarılı olduğumuzu anlatmaya yarayan bir reklam önyüzü, hikâyemizin kapak sayfası da diyebiliriz. İyi bir imajla;
- Kendimizi daha iyi hissederiz,
- Kendimize olan güvenimiz artar,
- Performansımızı arttırma olanağına kavuşuruz,
- Özellikle ilk adımlarda daha etkili ve başarılı oluruz,
- Bir girişimi başarma, yapabilme, sonuçlandırma yeteneğimiz artar,
- Çevremizdekilerle daha etkili iletişim kurarız,
- İlişkilerimizi geliştirir, güçlendirir ve hedeflerimize yaklaşırız.
Ayrıca kişisel imajımız sadece bizi değil şirketimizin imaj algısını da etkiler.
Şirket imajının ise şirketimizin hizmetleri üzerinde önemli etkileri var. Şirketimiz iyi imaja sahip olduğunda, toplumun güvenini kazanır, bu da amaçlarına ulaşmada şirketimizi daha güçlü kılar. Yapılan araştırmalarda, şirket imajıyla iş doyumu arasında da pozitif yönlü bir ilişki tespit edilmiş. Şirketimizin güçlü imaja sahip olması bizi daha mutlu bireyler yaparak şirketimize bağlılığımızı da arttırır.
Olumlu ve güçlü şirket imajına sahip olursak, bunun şirketimize katacaklarını şöyle özetleyebiliriz;
- Şirketimizin uzun dönem amaçlarında yöneticiler arasında duyarlılık yaratır,
- Şirketimizin hedeflerine ulaşabilmesini kolaylaştırır, devamlı ve stratejik başarıya imkân sağlar.
- Şirketimize pazarda rekabet üstünlüğü kazandırır, rakiplerimizden sıyrılmamızı sağlar.
- Şirket içi ve dışı iletişimi güçlendirir.
- Müşteri memnuniyetini ve tercihlerini olumlu yönde etkileyerek, müşteri bağlılığını arttırır.
Bir şirketin uzun yıllar ayakta kalabilmesi güçlü ve olumlu imaja sahip olmasıyla mümkündür. Olumlu imaja sahip şirketler kamuoyunda güvenilir, saygın, uzun vadeli iş yapılabilir, gelecek vaat eden, istikrarlı şirketler olarak görülürler. Umarız şirketimiz bu nihai hedefe ulaşabilmek için gerekli pozitif imaja sahiptir ve sahip olacaktır.
Gördüğümüz gibi günlük hayatımızda pek de önemsemediğimiz imaj bize ve şirketimize çok büyük yararlar sağlayabilir.
Peki, olumlu ve güçlü bir imaja sahip olmak için neler yapmalıyız? İşte cevabı;
- İletişim becerilerine sahip olmalıyız.
- Dilimizi daha doğru ve güzel kullanmalıyız.
- Beden dilimizi sözlerle uyumlu hale getirmeliyiz.
- Etkili dinlemeye özen göstermeliyiz.
- Empati becerimizi geliştirmeliyiz.
- Her zaman olumlu düşünmeye çalışmalıyız.
- Nezaket kurallarına uymalıyız.
- Şirketimize, pozisyonumuza ve hedeflerimize uygun giyinmeliyiz. Bakımlı ve temiz görünmeliyiz.
- Kişisel gelişime inanmalıyız ve kendimizi sürekli geliştirmeliyiz.
- Şirketimizde ve evimizde kullandığımız araç ve cihazları özenle kullanmalıyız.
- Kendimizi severek kendimize güvenmeliyiz.
Burada vurgulamak istediğim özel bir konu var. Biliyorsunuz çağımız iletişim çağı. Gelen telefon aramaları, e-postalar, sosyal medya ve anlık mesajlaşma uygulamalarından iletilen mesajlar bizi bilgi bombardımanına tutuyor. Gerçekten yetişebilmek ve anlık cevap verebilmek çok güç.
Ancak cevapsız bıraktığımız her arama/ileti imajımızı olumsuz etkiliyor. Maalesef iletişim çağında iletişimsizlik yaşıyoruz. Cevapsız bırakılan her arama/ileti karşı tarafın kendisini değersiz hissetmesine ve kişisel/şirket imajının zarar görmesine sebep oluyor. Bu iletilere anlık cevap veremesek, uzun cevaplar yazamasak dahi geç de olsa, kısa ve öz dönüşleri muhakkak yapmamız gerekiyor.
Ben, her SZUTEST çalışanının bu sorumluluğu hem şirketimiz hem de kendisi adına layıkıyla yerine getireceğine yürekten inanıyorum.
Bir dahaki sayıda görüşmek dileğiyle,
Mehmet IŞIKLAR
Genel Müdür